22 Ocak 2022 Cumartesi

Bilim İle Aldatmak

 

“Göklerin ve yerin gizemleri Allah’a âittir. (Göklerin ve yerin uçsuz-bucaksız derinliklerini bilmek sâdece Allah’a mahsustur). Saat, (Dünyâ’nın sonu) bir göz-kırpması kadar veyâ daha kısadır. Allah her-şeye Gücü Yeten’dir” (Nâhl 77).

 

Modern insan, insanlık târihinin en çok aldanan ve en fazla aldatılan varlığıdır. Çünkü modernizm ile birlikte Allah ve İslâm kâlplerden ve zihinlerden silinmiş, yerine Dünyâ’ya ve maddeye tapılmaya başlanmıştır. Zîrâ her-şey madde ile ölçülmektedir. Modern insanın “aşkın bir kriteri-referansı” kalmamış olduğundan dolayı bir kıyas yapamamakta ve sürekli olarak kandırılmakta ve aldatılmaktadır. Allah yerine Dünyâ’ya tapan ve Allah’a Dünyâ ile şirk koşanların cezâsı -sünnetullah gereğince- her-şey ile aldatılmaktan başkası değildir.

 

Modern insan, maddî olan her-şey ile kandırılmakta ve aldatılmaktadır. Çünkü Allah-merkezli olmayınca, İslâm-merkezli olmayınca, Dünyâ tüm aldatıcılığı ile ortaya çıkar ve şeytan da artık insanları Dünyâ’daki her-şey ile aldatır. Maddenin doğasında -imtihanın bir gereği olarak- çekicilik ve etkileyicilik vardır ve bu yüzden madde ile aldanmak yâni Dünyâ ile aldanmak bir kez başladığında ve bir kırmızı çizgi olmadığında durdurulamaz:

 

“…Dünyâ hayâtı, aldatıcı metadan başka bir şey değildir” (Âl-i İmran 185).

 

Şeytan, insan düşmanıdır. Onun tüm kârı, insanı alabildiğine aldatmak ve saptırmaktır. Zâten bunun için -imtihanın bir gereği olarak- Allah’tan kıyâmet gününe kadar süre almıştır. Bu izinle birlikte şeytan bizi, bizim onu görmediğimiz yerden bile görebildiği için bizi her-şeyle kandırıp aldatmak ister. Sağdan, soldan, yukarıdan, aşağıdan ve her yönden yaklaşarak ve kandırarak insanı aldatabilme gücü vardır. Bu yüzden Allah bizi şeytana karşı şiddetle uyarır ve şeytana karşı dikkatli olmamızı emreder: 

 

“Ey insanlar!, hiç şüphesiz Allah’ın vâadi haktır; öyleyse dünyâ-hayâtı sizi aldatmasın ve ‘aldatıcı’ (şeytan) da, sizi Allah ile aldatmasın” (Fâtır 5).

 

Şeytan, insanı en çok “sağdan yaklaşarak” kandırır ve aldatır. Sağdan yaklaşarak insanı kandırması, özellikle ibâdetler ve iyilikler konusunda olur. Sağdan yaklaşarak aldatması, aldatmak için kullandığı şeyin insan tarafından zararlı ve kötü görülmemesi nedeniyledir. Müslümanları târih boyunca en çok sağdan yaklaşarak kandırmıştır. Peki, İslâm artık resmî olarak geçerli olmadığına ve insanların çoğunun ibâdetle, vahiyle vs. pek işi olmadığına göre, günümüzde şeytan genelde tüm insanları, özelde ise müslümanları ne ile aldatıp kandırmaktadır?. Bizi ne ile aldatmaktadır?. İşte modern zamanlarda şeytan, onun uşakları olan tâğutlar ve de tâğutların taşeronları, insanları yâni modern insanı iki şey ile aldatmaktadır: Modern-bilim ve teknoloji. “Bilim ve teknik” değil, yanlış anlaşılmasın; modern-bilim ve teknoloji. Modern-bilim ve teknoloji “bilim ve teknikten” başkadır. Modern-bilim ve teknoloji, bilim ve tekniğin kışkırtılması, aşırılaştırılması ve de Allahsızlaştırılmasının bir sonucudur. Şeytan modern insanı en çok modern-bilim ve “onun tezâhür etmesi ve ürün olarak gözükmesi” demek olan teknoloji ile aldatmaktadır. Teknoloji modern-bilimin sonucu olduğu için aslında aldatıldığımız şey modern-bilimdir. “Bilim ile aldatmak” deyince “modern-bilim ile aldatmak”tan bahsediyoruz.    

 

Allah ile aldatan şeytan, bilim ile mi aldat(a)mayacak. Şeytan şu-anda modern insanı modern-bilim, teknoloji ve modernite ile aldatıyor. Bu aldatmanın sonucunda modern insan, modern-bilimin ve de teknolojinin “kulu” hâline gelmiştir. Artık insan, modern-bilim ne derse onu yapıyor, nasıl isterse öyle düşünüyor. Öyle ki yeni bilimsel bir şey söylenmesin yada yeni bir teknolojik ürün üretilmiş olmasın.. Modern insan hemen bu yeni teorilere inanıyor ve yeni teknolojik ürünlere hemen sâhip olmak istiyor. Sanki farzmış gibi, zorunluymuş gibi. Çünkü aldatılmıştır-aldatılmaktadır. İnsan neyle aldatılıyorsa ona daha çok meylettiği için onun tarafından kolayca yönlendirilir ve yönetilir.   

 

Sürekli olarak kendisiyle aldatıldığınız şey sizin en değerli putunuz, ilahınız ve dîniniz olur. O put başınıza diktatör kesilir. Modern-bilim ve teknoloji bir faşizme dönüşmüştür, zıvanadan çıkmıştır ve insanları saptırmaktadır. Söyledikleri şeylerin bir-çoğu eksik ve de yanlış olmasına ve de bâzı küçük yararlarının yanında daha çok zarârları olmasına rağmen yine de aldatmaya ve insanlar da aldanmaya devâm eder. Oysa modern-bilimin Dünyâ-dışı hakkındaki verilerinin -iyimser bir rakamla- %90’ı, Dünyâ-içi verilerinin ise %65’i yâni 2/3’ü eksiktir ve yanlıştır. Daha dün söylediği şeyi bugün yalanlar ve üstelik bir de buna “bilimsel gelişme” yada “yanlışlanabilirlik ilkesi” diyerek insanları kandırır. Oysa modern-bilim, daha meselâ kırmızı rengin “kırmızı” olduğunu bile ispatlayamaz.

 

Modern-bilim bizâtihi bir kandırmacadır. Allah’ın ve dînin yerine geçirilmiştir. Bir puttur, modern bir hurâfedir, bâtıl bir dindir. Modern-bilim, Allah’a karşı bir meydan okumadır. Modern-bilim, bir “anlamsızlaştırma ameliyesi”dir. Zîrâ modern-bilim parçalayıcıdır. Parçalanan şey anlamsızlaşır. Modern-bilim, ancak dîne savaş açtığı ve onu karaladığı ölçüde yıkılmaktan korunabilir. Modern-bilim, hakîkati perdeler ve insanları yalanlarla aldatır. Modern-bilimsel teorilerin çoğu, bilimsel değil, siyâsi teorilerdir. Seküler siyâset, kendine nasıl bir teori lâzım ise, bilim-adamlarına o şekilde bir teori sipâriş eder. Seküler siyâset de insanları işte o teorilerle kandırır. Modern-bilimin en büyük destekçisi “emperyâlizm”dir. Modern-bilimin hakîkate ulaşmak gibi bir derdi yoktur. Onun derdi, seküler paradigmanın yalakalığını yapmaktan başkası değildir. Modern-bilimin temeli de yoktur. Zîrâ modern-bilim, “bilimin ifsâd edilmiş şekli”dir. Modern-bilimin yarısı filmdir.

 

Aldatmanın bir çeşidi de, “Kur’ân ile aldatmak”tır. Eğer Kur’ân’ı bilmiyorsanız ve rûhunu idrâk edememişseniz tüm “aldatıcılar” sizi aldatır. Modern anlamda ise şeytan bizi “Kur’ân’ı modern-bilime uydurmaya çalıştırarak” aldatır. Bu aldatmanın sonucunda Kur’ân, modern-bilimin nesnesi yapılarak; “Kur’ân bunu önceden söylüyordu zâten, fakat bunun neliği ve nasıllığı modern-bilim ile birlikte anlaşılmaya başlandı” sözü söylenir durur. Daha önce anlaşılmamış da modern-bilim ile anlaşılmış. Peygamber ve sahabe, kendilerine en canlı şekilde gelen vahyi anlayamamış da Kur’ân’ın ne dediği modern-bilim ile anlaşılmış. “Modern din-adamları olan bilim-adamlarının araştırmaları sonucunda anlaşıldı” demeye getiriyorlar. Peygamber’in anlayamadığı bir Kur’ân âyetini, çoğu Allahsız olan yada Allah’ı, dîni ve Kur’ân’ı merkeze almayan ve hesâba katmayan bilim-adamları mı anlayacak?. İşte böyle ahmakça ve aptalca konuşmak, insanların modern-bilim tarafından aldatıldığının bir göstergesidir.  

 

Modernizm, bir “aldatma uygarlığı”dır. Herkesi her-şeyle aldatır. Hiç-bir şey gerçekte söylendiği, yazıldığı ve gösterildiği gibi değildir. Biraz üzerine gidince ve araştırılınca bu çok net olarak görülür.

 

Şeytan ete-kemiğe bürünmüş, modern-bilim ve de teknoloji olarak görünmektedir ve de aldatmayı bunlar üzerinden yapmaktadır. Şeytan için fark etmez ki!; insanlar en çok neye meyilli ise onunla aldatır. Aldatılan insan aldatıldığı şeye daha çok bağlanır. Bu nedenle insanlar neye çok bağlandıklarını ve neye meftûn ve râm olduklarını iyi gözlemlesinler. Çünkü o şey tarafından kandırılmakta, aldatılmakta ve sömürülmektedirler.

 

Modern-bilim, İslâm hayattan uzaklaştırılmadan etkili olamaz ve aldatamaz. Modern-bilimin ve teknolojinin etkili olması ve bu etki ile birlikte modern insanı aldatması için İslâm’ın yâni Allah’ın, Kur’ân’ın ve Peygamber’in hayattaki etkinliğinin azaltılması gerekir. Modernizm denen melânet işte bunu yapmıştır. Rönesans, Aydınlanma, Sanâyileşme, Modernizm vs. diyerek dînin yerine modern-bilimi ikâme etmiştir.

 

Modern-bilim, aldatmanın modern adıdır. Ne zamana kadar aldatılacağını ise insanların bilgileri ve davranışları sonunda Allah belirleyecektir.   

 

Modern-bilime ve teknolojiye bir sınır koymayanlar ve karşı çıkmayanlar modern-bilim tarafından aldatılmakta ve sömürülmektedirler.

 

Modern-bilim ve modern teknolojinin ilahlaştırıldığı, tümüyle hâkim olduğu ve kuşattığı bu Dünyâ’da yaşamayı zûl görmeyenler câhildir ve modern-bilim tarafından aldatılmaya ve sömürülmeye mahkûmdur.

 

Öyleyse ey insanlar!; dünyâ-hayâtı sizi kandırmasın ve aldatıcı (şeytan) sizi modern-bilim ile de aldatmasın..  

 

En doğrusunu sâdece Allah bilir.

 

Hârûn Görmüş

Ekim 2021

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder