“Göklerin ve yerin gizemleri Allah’a âittir.
(Göklerin ve yerin uçsuz-bucaksız derinliklerini bilmek sâdece Allah’a
mahsustur). Saat, (Dünyâ’nın sonu) bir göz-kırpması kadar veyâ daha kısadır.
Allah her-şeye Gücü Yeten’dir” (Nâhl
77).
Modern insan, insanlık
târihinin en çok aldanan ve en fazla aldatılan varlığıdır. Çünkü modernizm ile
birlikte Allah ve İslâm kâlplerden ve zihinlerden silinmiş, yerine Dünyâ’ya ve
maddeye tapılmaya başlanmıştır. Zîrâ her-şey madde ile ölçülmektedir. Modern
insanın “aşkın bir kriteri-referansı” kalmamış olduğundan dolayı bir kıyas
yapamamakta ve sürekli olarak kandırılmakta ve aldatılmaktadır. Allah yerine
Dünyâ’ya tapan ve Allah’a Dünyâ ile şirk koşanların cezâsı -sünnetullah
gereğince- her-şey ile aldatılmaktan başkası değildir.
Modern insan, maddî olan
her-şey ile kandırılmakta ve aldatılmaktadır. Çünkü Allah-merkezli olmayınca, İslâm-merkezli
olmayınca, Dünyâ tüm aldatıcılığı ile ortaya çıkar ve şeytan da artık insanları
Dünyâ’daki her-şey ile aldatır. Maddenin doğasında -imtihanın bir gereği olarak-
çekicilik ve etkileyicilik vardır ve bu yüzden madde ile aldanmak yâni Dünyâ
ile aldanmak bir kez başladığında ve bir kırmızı çizgi olmadığında durdurulamaz:
“…Dünyâ hayâtı, aldatıcı
metadan başka bir şey değildir” (Âl-i
İmran 185).
Şeytan, insan düşmanıdır.
Onun tüm kârı, insanı alabildiğine aldatmak ve saptırmaktır. Zâten bunun için
-imtihanın bir gereği olarak- Allah’tan kıyâmet gününe kadar süre almıştır. Bu
izinle birlikte şeytan bizi, bizim onu görmediğimiz yerden bile görebildiği
için bizi her-şeyle kandırıp aldatmak ister. Sağdan, soldan, yukarıdan, aşağıdan
ve her yönden yaklaşarak ve kandırarak insanı aldatabilme gücü vardır. Bu
yüzden Allah bizi şeytana karşı şiddetle uyarır ve şeytana karşı dikkatli olmamızı
emreder:
“Ey insanlar!, hiç şüphesiz Allah’ın
vâadi haktır; öyleyse dünyâ-hayâtı sizi aldatmasın ve ‘aldatıcı’ (şeytan) da,
sizi Allah ile aldatmasın” (Fâtır
5).
Şeytan, insanı en çok
“sağdan yaklaşarak” kandırır ve aldatır. Sağdan yaklaşarak insanı kandırması, özellikle
ibâdetler ve iyilikler konusunda olur. Sağdan yaklaşarak aldatması, aldatmak
için kullandığı şeyin insan tarafından zararlı ve kötü görülmemesi
nedeniyledir. Müslümanları târih boyunca en çok sağdan yaklaşarak kandırmıştır.
Peki, İslâm artık resmî olarak geçerli olmadığına ve insanların çoğunun ibâdetle,
vahiyle vs. pek işi olmadığına göre, günümüzde şeytan genelde tüm insanları,
özelde ise müslümanları ne ile aldatıp kandırmaktadır?. Bizi ne ile aldatmaktadır?.
İşte modern zamanlarda şeytan, onun uşakları olan tâğutlar ve de tâğutların
taşeronları, insanları yâni modern insanı iki şey ile aldatmaktadır: Modern-bilim
ve teknoloji. “Bilim ve teknik” değil, yanlış anlaşılmasın; modern-bilim ve
teknoloji. Modern-bilim ve teknoloji “bilim ve teknikten” başkadır. Modern-bilim
ve teknoloji, bilim ve tekniğin kışkırtılması, aşırılaştırılması ve de Allahsızlaştırılmasının
bir sonucudur. Şeytan modern insanı en çok modern-bilim ve “onun tezâhür etmesi
ve ürün olarak gözükmesi” demek olan teknoloji ile aldatmaktadır. Teknoloji
modern-bilimin sonucu olduğu için aslında aldatıldığımız şey modern-bilimdir. “Bilim
ile aldatmak” deyince “modern-bilim ile aldatmak”tan bahsediyoruz.
Allah ile aldatan şeytan,
bilim ile mi aldat(a)mayacak. Şeytan şu-anda modern insanı modern-bilim,
teknoloji ve modernite ile aldatıyor. Bu aldatmanın sonucunda modern insan,
modern-bilimin ve de teknolojinin “kulu” hâline gelmiştir. Artık insan, modern-bilim
ne derse onu yapıyor, nasıl isterse öyle düşünüyor. Öyle ki yeni bilimsel bir
şey söylenmesin yada yeni bir teknolojik ürün üretilmiş olmasın.. Modern insan
hemen bu yeni teorilere inanıyor ve yeni teknolojik ürünlere hemen sâhip olmak
istiyor. Sanki farzmış gibi, zorunluymuş gibi. Çünkü aldatılmıştır-aldatılmaktadır.
İnsan neyle aldatılıyorsa ona daha çok meylettiği için onun tarafından kolayca yönlendirilir
ve yönetilir.
Sürekli olarak kendisiyle aldatıldığınız şey sizin en
değerli putunuz, ilahınız ve dîniniz olur. O put başınıza diktatör kesilir. Modern-bilim
ve teknoloji bir faşizme dönüşmüştür, zıvanadan çıkmıştır ve insanları
saptırmaktadır. Söyledikleri şeylerin bir-çoğu eksik ve de yanlış olmasına ve
de bâzı küçük yararlarının yanında daha çok zarârları olmasına rağmen yine de
aldatmaya ve insanlar da aldanmaya devâm eder. Oysa modern-bilimin Dünyâ-dışı
hakkındaki verilerinin -iyimser bir rakamla- %90’ı, Dünyâ-içi verilerinin ise %65’i
yâni 2/3’ü eksiktir ve yanlıştır. Daha dün söylediği şeyi bugün yalanlar ve üstelik
bir de buna “bilimsel gelişme” yada “yanlışlanabilirlik ilkesi” diyerek insanları
kandırır. Oysa modern-bilim, daha meselâ kırmızı rengin “kırmızı” olduğunu bile
ispatlayamaz.
Modern-bilim bizâtihi bir kandırmacadır.
Allah’ın ve dînin yerine geçirilmiştir. Bir puttur, modern bir hurâfedir, bâtıl
bir dindir. Modern-bilim,
Allah’a karşı bir meydan okumadır. Modern-bilim, bir “anlamsızlaştırma
ameliyesi”dir. Zîrâ modern-bilim parçalayıcıdır. Parçalanan şey anlamsızlaşır.
Modern-bilim, ancak dîne savaş açtığı ve onu karaladığı ölçüde yıkılmaktan
korunabilir. Modern-bilim, hakîkati perdeler ve insanları yalanlarla aldatır. Modern-bilimsel
teorilerin çoğu, bilimsel değil, siyâsi teorilerdir. Seküler siyâset, kendine
nasıl bir teori lâzım ise, bilim-adamlarına o şekilde bir teori sipâriş eder.
Seküler siyâset de insanları işte o teorilerle kandırır. Modern-bilimin en büyük
destekçisi “emperyâlizm”dir. Modern-bilimin hakîkate ulaşmak gibi bir derdi
yoktur. Onun derdi, seküler paradigmanın yalakalığını yapmaktan başkası
değildir. Modern-bilimin temeli de yoktur. Zîrâ modern-bilim, “bilimin ifsâd
edilmiş şekli”dir. Modern-bilimin yarısı filmdir.
Aldatmanın bir çeşidi de,
“Kur’ân ile aldatmak”tır. Eğer Kur’ân’ı bilmiyorsanız ve rûhunu idrâk edememişseniz
tüm “aldatıcılar” sizi aldatır. Modern anlamda ise şeytan bizi “Kur’ân’ı
modern-bilime uydurmaya çalıştırarak” aldatır. Bu aldatmanın sonucunda Kur’ân,
modern-bilimin nesnesi yapılarak; “Kur’ân bunu önceden söylüyordu zâten, fakat
bunun neliği ve nasıllığı modern-bilim ile birlikte anlaşılmaya başlandı” sözü
söylenir durur. Daha önce anlaşılmamış da modern-bilim ile anlaşılmış. Peygamber
ve sahabe, kendilerine en canlı şekilde gelen vahyi anlayamamış da Kur’ân’ın ne
dediği modern-bilim ile anlaşılmış. “Modern din-adamları olan bilim-adamlarının
araştırmaları sonucunda anlaşıldı” demeye getiriyorlar. Peygamber’in
anlayamadığı bir Kur’ân âyetini, çoğu Allahsız olan yada Allah’ı, dîni ve
Kur’ân’ı merkeze almayan ve hesâba katmayan bilim-adamları mı anlayacak?. İşte
böyle ahmakça ve aptalca konuşmak, insanların modern-bilim tarafından
aldatıldığının bir göstergesidir.
Modernizm, bir “aldatma
uygarlığı”dır. Herkesi her-şeyle aldatır. Hiç-bir şey gerçekte söylendiği, yazıldığı
ve gösterildiği gibi değildir. Biraz üzerine gidince ve araştırılınca bu çok
net olarak görülür.
Şeytan ete-kemiğe bürünmüş, modern-bilim
ve de teknoloji olarak görünmektedir ve de aldatmayı bunlar üzerinden
yapmaktadır. Şeytan için fark etmez ki!; insanlar en çok neye meyilli ise
onunla aldatır. Aldatılan insan aldatıldığı şeye daha çok bağlanır. Bu nedenle
insanlar neye çok bağlandıklarını ve neye meftûn ve râm olduklarını iyi
gözlemlesinler. Çünkü o şey tarafından kandırılmakta, aldatılmakta ve
sömürülmektedirler.
Modern-bilim, İslâm hayattan
uzaklaştırılmadan etkili olamaz ve aldatamaz. Modern-bilimin ve teknolojinin
etkili olması ve bu etki ile birlikte modern insanı aldatması için İslâm’ın
yâni Allah’ın, Kur’ân’ın ve Peygamber’in hayattaki etkinliğinin azaltılması gerekir.
Modernizm denen melânet işte bunu yapmıştır. Rönesans, Aydınlanma, Sanâyileşme,
Modernizm vs. diyerek dînin yerine modern-bilimi ikâme etmiştir.
Modern-bilim, aldatmanın
modern adıdır. Ne zamana kadar aldatılacağını ise insanların bilgileri ve
davranışları sonunda Allah belirleyecektir.
Modern-bilime ve teknolojiye
bir sınır koymayanlar ve karşı çıkmayanlar modern-bilim tarafından aldatılmakta
ve sömürülmektedirler.
Modern-bilim ve modern
teknolojinin ilahlaştırıldığı, tümüyle hâkim olduğu ve kuşattığı bu Dünyâ’da
yaşamayı zûl görmeyenler câhildir ve modern-bilim tarafından aldatılmaya ve
sömürülmeye mahkûmdur.
Öyleyse ey insanlar!;
dünyâ-hayâtı sizi kandırmasın ve aldatıcı (şeytan) sizi modern-bilim ile de
aldatmasın..
En doğrusunu sâdece Allah
bilir.
Hârûn Görmüş
Ekim 2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder